CNN’in haberine göre Maui adasındaki Kaanapali kasabasında yaklaşan alevler nedeniyle yeni tahliyeler yapıldı. Big Island ve Maui Island’da çıkan 6 yangında hayatını kaybedenlerin sayısı 80’e yükseldi.
8 Ağustos’ta başlayan yangınlara yetkililerin nasıl müdahale ettiğine ilişkin “kapsamlı soruşturma” yapılacağı açıklandı.
Alevlerin yol açtığı tahribatın büyük bir bölümünün yaşandığı tarihi Lahaina kasabası, kara ulaşımının tek alternatifi olan Honoapiilani Karayolu üzerinde uzun araç kuyruğu oluşmasıyla yangınların başlamasından bu yana ilk kez bölge sakinlerinin kullanımına açıldı.
Ancak yol açıldıktan birkaç saat sonra acil servis dışında tekrar trafiğe kapatıldı. Yetkililer, Maui adasında çıkan orman yangınlarının yol açtığı hasarın onarılmasının uzun yıllar alacağını söyledi.
Yangın, yalnızca Lahaina’da 1.000’den fazla binayı yok etti.
Maui Adası’nda, tahliye edilenler için altı sığınak faaliyet gösteriyor. Yetkililer, otellerde konaklama sağlamak için bir plan hazırladıklarını bildirdi.
Yüzlerce kişinin kaybolması nedeniyle ölü sayısının artacağından korkuluyor.
Lahaina neredeyse tamamen yandı
Eyaletin ABD’li senatörlerinden Brian Schatz, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, yangınların yol açtığı yıkımın büyük bölümünün tarihi Lahaina kasabasında meydana geldiğini ve kasabanın “neredeyse tamamen yandığını” söyledi.
Hawaii Ulaştırma Departmanı Direktörü Ed Sniffen düzenlediği basın toplantısında 11.000’den fazla kişinin Maui’den uçakla tahliye edildiğini söyledi.
Maui Adası ‘afet bölgesi’ ilan edildi
ABD Başkanı Joe Biden, yangın nedeniyle Maui adasını “afet bölgesi” ilan etti. Biden, yangınlardan etkilenenlerin zararlarının tazmin edileceğini belirtti.
Hawaii Valisi Josh Green, 10 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, ilk tespitlerin ardından yanan binalarda yapılacak incelemenin ardından can kaybının “önemli ölçüde” artacağını kaydetti.
Başkan Biden ve eşi Jill Biden, “Dualarımız sevdiklerini kaybeden ailelerle birlikte” ifadesiyle yangında hayatını kaybedenlerin ailelerine taziyelerini iletti.
